Blog yazarları ile röportaj serimiz devam ediyor. Konuğumuz izmirdesanat.org sitesinden Emrah Atik. Bu keyifli röportajla baş başa bırakıyorum sizi.
Hoş geldiniz Emrah bey, röportaj isteğimizi geri çevirmeyip kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim, ilginiz için…
Öncelikle kendinizden bahsetmenizi rica ediyorum. Yani bilişim dünyasının dışındaki sizi tanımak istiyoruz. Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
1974 Muğla doğumlu ama genel anlamda Egeliyim. 1990’ların başında okul bahanesiyle İzmir’e geldim ve bir daha da ayrılamadım. Yaklaşık 12 yıl kitapçılık yaptım; İnkılap Kitabevi, D&R, İletişim Kitabevi gibi saygın kurumlarda mağaza yöneticiliği yaptım. Dolayısıyla hayatımın önemli kısmını kitaplar, filmler ve müzik şekillendirdi diyebilirim.
Bilgisayarla ilk olarak nasıl tanıştınız? İlk kullanım zamanlarınızda en çok ne yaparak vakit geçirirdiniz?
Bilgisayarla tanışmam çalıştığım kitabevinin klasik kitapçılıktan mağazacılığa terfi edip bilgisayar sistemine geçmesiyle oldu. İnternetle tanışmam ise yine kitabevimizin bir internet kafe açmasıyla oldu.
Blog yazmaya başlamadan önceki internet yaşamınızdan bahsedebilir misiniz ?
Bloglar hayatıma girmeden önce gazeteleri internetten takip ediyor, sevdiğim veya kızdığım yazılara yorum bombardımanlarında bulunuyordumJ
Blog yazma fikri nasıl ortaya çıktı, nasıl başladınız?
Tamamen arkadaş tavsiyesi ve desteğiyle. Şimdilerde varolmayan ilk blogumun amacı tamamen kitap tanıtımı yapmaktı. Beğendiğim kitaplar, yazarlar hakkında yazıyordum. Teknik anlamda çok zayıf olduğum için anlayan arkadaşların teknik desteği ve benim yazılarımla yürüyordu ama illaki biraz teknik hadiseleri öğrenmek gerekiyormuş ki bunun sonu yok, hala öğrenmeye devam…
Sonraları ben de her Türk gibi ne olacak bu ülkenin hali sorunundan kendimi kurtaramayarak konuları çeşitlendirdim. Ve hep hayalini kurduğum bugünkü İzmir’de Sanat’a kadar geldik.
Blogunuza verdiğiniz isim nereden geliyor? Bize biraz blogunuzdan bahsedebilir misiniz?
İsmimiz İzmir’de Sanat, önceliğimiz İzmir olduğu için bu ismi uygun gördük. İzmir ve yakın çevresindeki etkinliklerin duyurularını yapıyoruz, Ege ve Akdeniz kültürü üzerine yazılarımız var ama genel anlamda sinema, film ve müzik konularındaki yazılarımız var… İzmir’le sınırlamadık yani kendimizi.
Blogunuza ne kadar vakit ayırıyorsunuz? Bunu yeterli görüyor musunuz?
Hemen her gün güncellemesek de blogumuz bilgisayarımızda her daim açık, malum yorumlar yayınlanmalı ve cevaplanmalıJ Mümkün olduğunca güncel tutmaya çalışıyoruz. Özetle evde olduğum her an blogumla ilgileniyorum.
Blogunuzu incelediğimizde gerçekten özgün bir içeriğe sahip paylaşımcı bir blog olduğunu görüyoruz. Belirli bir çizginiz var, bu konuda bir şeyler söylemek ister misiniz?
Çok dağınık bir içeriğin takibinin de, güncellenmesinin de zor olacağını düşünüyorum. Sonuçta blog olduğu için ciddi anlamda bir ekiple çalışılmıyor ve tek başınıza olunca fazla dağılmamakta fayda var. Yıllar süren kitapçılık deneyimim nedeniyle tanıma fırsatım olan yazar arkadaşlardan destek geliyor elbette. Yazılarını yayınlıyoruz ve her ay bir kişiye yazarının ismine imzalayacağı bir kitap hediye ediyoruz. Bu konuda da yazar ve editör arkadaşların desteğini belirtmem gerekiyor…
Blog yazmak için kendinizi zorunlu hissettiğiniz oluyor mu? Yoksa hala ilk günlerdeki gibi eğlenceli bir uğraş olarak mı görüyorsunuz?
Son derece keyifli bir uğraş öncelikle. Sonuçta maddi getirisi olan bir konu değil, hemen her blogda google reklamları var ama bunlar genelde temanın bir parçası gibi artıkJ Yazdığınız bir yazının okunması, ciddiye alınması, hiç tanımadığınız insanlar tarafından yorumlanması… Bunlar insanın egosunu biraz olsun kaşıyan etkenlerJ
Blogunuzun dışında başka zaman harcadığınız projeleriniz var mı ?
Sitemizde iki yazısı yayınlanan, üniversite yıllarından beri dostum olan yazar ve editör Durmuş AKBULUT’ un bir projesine destek vermeye hazırlanmaktayım. Kendisi yazarlığın yanında şimdilerde belgesel yönetmenliğine soyunduJ Warhol ve Klimt üzerine birer belgesel çekti ki bu ay yayınlanacak Çekirdek Sanat’tan ve yeni projesi Ege Kültürü üzerine bir belgesel, malum ben de fanatik bir Egeli olunca konuyla ilgilenmemek mümkün değildiJ
Türkçe içerikli bloglarla yabancı dillerdeki bloglar arasında sizce farklılıklar var mı? Biraz bunlardan bahsedebilir misiniz?
Aslında çok fark göremiyorum, aşağı yukarı aynı temaları kullanıyoruz, konular zaten ortak; kişisel veya kültürel anlamda… Elbette yazarın ve yazılarının özgünlüğü anlamında söylemiyorum bunu. Fark belki bloglardan ziyade takip edenlerdeJ Bizde dikkat ettiyseniz okuduğu bloga veya yazıya yorum yazanlar, fikirlerini beyan edenler genelde yine blog camiasından…
Bloglar özellikle son dönemde yüksek okuyucu sayılarına ulaştılar. Bloglar medyaya alternatif olabilir mi? Medya gibi gündem oluşturacak güce sahip olabilirler mi?
Kesinlikle evet; her şeyden önce tüm blog yazarları özgür bireyler. Kendi blogunuzdan atılmak gibi bir durumunuz yok Ticari kaygı yok. Dolayısıyla bir çok insan artık herkesi ilgilendiren bir gündem konusunda bloglarda ne var ne yok diye merak ediyorlar bence…
Eminim bir çok blog yazarını takip ediyorsunuz ama şu an aklınıza gelen takip ettiğiniz bloglar hangileri?
İsim vermeye kalkışmak çok riskli, hiç kimseyi gücendirmek istememJ Özetle blogumuzdaki takip listemizdeki blogdaşlarımızı düzenli ziyaret ediyorum, bunun yanında yeni keşifler yapmaya çalışıyorum. Ve şunu söylemeliyim bir gazete okumaktan daha keyifli blogları takip etmek…
Son olarak blog hayatına henüz başlamamış yada yeni yeni yazmaya başlayan yada yazan ama istediği okuyucu kitlesini bir türlü elde edemeyen blog yazarlarına/adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?
Yazmanın, daha doğrusu iyi yazmanın ön koşulu okumak diye düşünüyorum. Öncelikle bu dili düzgün kullanmanızı sağlıyor ayrıca konu bulma konusunda elinizi güçlendiriyor.
Verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederek, röportajımızın sonuna geldiğimizi üzülerek de olsa söylemek zorundayım. Gerçekten çok güzel bir sohbet oldu. Başarılarınızın devamını diliyorum.
Ben teşekkür ederim, sayfanızda yer verdiğiniz, ilgilendiğiniz için.
Emrah Atik’ in izmirdesanat.org bloguna sizde bir göz atın.
Çok teşekkür ederim…