Site icon pdfdergi

Blog yazarlarıyla röportaj: Ali Altuğ Koca

Tekrar bir blog yazarı röportajı ile karşınızdayız. Konuğumuz ise Ali Altuğ Koca. Doğuş Üniversitesinde Bilgisayar Mühendisiliği öğrencisi olan Koca, özgün içeriği ile doldurduğu blogunun hikayesini bizlerle paylaşıyor.

Her zamanki gibi çok keyifli bir sohbet oldu sizlerinde sıkılmadan okuyacağınızı düşünüyorum.

Sözü fazla uzatmadan röportaja geçelim isterseniz.

Hoş geldiniz, röportaj isteğimizi geri çevirmeyip kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim.

Ben teşekkür ederim.

Öncelikle kendinizden bahsetmenizi rica ediyorum. Yani bilişim dünyasının dışındaki sizi tanımak istiyoruz. Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Doğma büyüme Sakaryalıyım. İstanbula bir çokları gibi üniversite sebebiyle geldim. Doğuş Üniversitesinde Bilgisayar Mühendisiliği okuyorum, 5. Senemi doldurdum bir altıncısı olacak mı diye merak ediyorum,final dönemimde yaklaştı zaten. Zamanımın çoğunu internet başında geçiriyorum. Film dizi koleksiyonu yaparım , torrent sağolsun, 1000- 2000 arası filmin var,tam sayısını bende bilmiyorum bıraktım artık listelemeyi.

Lise birde kuzenimin biraz göstermesiyle başlamıştı, internet siteleri açma merakım. Açılıp kapanan birçok sitemden sonra artık sadece blogum var.Forumlarda uzun süre vakit geçirdim. Son durağım ise bloglar bundan sonra hangi tür internet sayfaları popüler olursa sanırım oralarada bulaşacağım.

Umarım okulunuzu en kısa sürede başarı ile bitirirsiniz. Bilgisayarla ilk olarak nasıl tanıştınız? İlk kullanım zamanlarınızda en çok ne yaparak vakit geçirirdiniz?

Bilgisayarla ilk tanışmam orta birdeyken kuzenimin bilgisayarıyla oldu, saatler boyu Wolfenstein oynardık. Liseye geçiş hediyem kendi bilgisayarım olmuştu, Pentium 2 bi cihazdı.İlk başlarda herkeste olduğu gibi oyun oynamıştım saatler boyu, günlerce. Oyunlardan biraz sıkılınca web sayfaları yapmaya başlamıştım.Eğlence için küçük icatlardı.

Wolfenstein oyununu bir zamanlar bizde çok oynardık, çok keyif alırdık… Peki bize biraz blog yazmaya başlamadan önceki internet yaşamınızdan bahsedebilir misiniz ?

Blog yazmadan önce uzun süre forumlarda zaman harcadım. Çoğunlukla film paylaşım forumlarında bulundum. Web arayüzlü oyunların popüler olduğu dönemde,ogame oynuyordum ama eksiklerden gına gelip kendi oyunumuzu yapmaya çalıştık bir süre bir arkadaşımla.İyi de başlamıştık ama sonunu getiremedik, oyun devam ederken geliştirme forumunu açmamız bizim için pekte iyi olmamıştı.Net veletleri epeyce başımızı ağrıttığından,bide oyunu açsak hep bunlarla mı uğraşacaz diyerek projeye son vermiştik.

Ogame 8. evrende bende bulunmuştum, ama o günler geride kaldı, boşa vakit harcattırıyor insana. Blog yazma fikri nasıl ortaya çıktı, nasıl başladınız?

Blog yazma fikri aslında blog olarak başlamadı. Kendi adıma bir internet sayfası açmayı planlamıştım.Bir kaç karalama tasarım hazırlamıştım. Programlamaya başlamadan önce internette gezinirken wordpressi farketttim ve tekerleği yeniden icat etmenin gerekmediğini düşünerek,bloglamaya birkaç saat içinde başlamıştım.

Blogunuza ne kadar vakit ayırıyorsunuz? Bunu yeterli görüyor musunuz?

Bloğuma zaman ayırmak diyerek sadece yazdığım zamanı düşünürsek günde 1 saat bazı günler 2 saat olabilir.Ama takip ettiğim RSSler internette gezindiğim sayfalarda aslında blogum için bir kaynak oluşturduğu için günde 4-5 saat demek daha doğru olacaktır.

Okuduğum süre yeterli ,yazdığım süre yetersiz diyebilirim.

Blogunuzu incelediğimizde gerçekten özgün bir içeriğe sahip paylaşımcı bir blog olduğunu görüyoruz. Belirli bir çizginiz var, bu konuda bir şeyler söylemek ister misiniz?

Yazmaya değer bulduğum her şeyi yazıyorum. Ama son zamanlarda acaba belli konulara odaklansam daha mı iyi olur diye düşünüyorum. Hiçbir şeye tam olarak odaklanamayan bir insan olduğum için böyle bir yazım tarzını başarabileceğimi sanmıyorum.

Blog yazmak için kendinizi zorunlu hissettiğiniz oluyor mu? Yoksa hala ilk günlerdeki gibi eğlenceli bir uğraş olarak mı görüyorsunuz?

Aslına bakarsanız oluyor.Son dönemde aylık yazı sayımı arttırmak istiyorum,bunun için çabalıyorum ama olmuyor. Blog yazmak zorunlulukla yapılacak bişey değil aslında. Fazla seçicilikte çok manalı değil. Herkes günde saatlerini Rss okuyarak geçirmiyor, bu yüzden her yazdığımız birileri için yeni bilgi olacaktır. Daha çok yazmam lazım ama hazırı okumak daha tatlı geliyor galiba.

Blogunuzun dışında başka zaman harcadığınız projeleriniz var mı ?

Bitirmeye çalıştığım üniversitem benim diğer projem olabilir aslında.Birde hevesle başladığım Euro2008 blogum var, ama sanırım turnuvaya yetişemeyecek. Orayada çok yazmak lazım.

Türkçe içerikli bloglarla yabancı dillerdeki bloglar arasında sizce farklılıklar var mı? Biraz bunlardan bahsedebilir misiniz?

Topluluk blogları dışında ben bir farklılık göremiyorum.Ne yazık ki topluluk bloglarız ancak yabancı dildeki blogların Türkçeye çevrilmesiyle ayakta duruyor.Kişisel bloglarda ise İngilizce yazan blogcularda bizimle benzer içeriklere yer veriyorlar.Pek bir fark göremiyorum.

Bloglar özellikle son dönemde yüksek okuyucu sayılarına ulaştılar. Bloglar medyaya alternatif olabilir mi? Medya gibi gündem oluşturacak güce sahip olabilirler mi?

Pek zannetmiyorum, medyayı herkes takip edebiliyor.Tek yapmanız gereken okuma yazma bilmek veya televizyon kumandasının tuşlarına basabilmek.Blog okumak ise farklı bir şey bir çok konuda bilgi isteyebiliyor.Takip edebilmek için bazı araçları kullanmak lazım.Belli bir jargonu raconu var kendi içinde.

Eminim bir çok blog yazarını takip ediyorsunuz ama şu an aklınıza gelen takip ettiğiniz bloglar hangileri?

Daha çok web programlama üzerinede yazılar yazan blogcuları takip ediyorum. Yakuter,eburhan,sesebian,dmry, blogcublogu, beyn bunlardan bazıları. Ama Buzlada uzuunn bi listem var.Bilindik bütün blogları takip ediyorum sanırım.Yinede sadece kişisel yazılar yazan blogları fazla takip etmiyorum. Yemek blogu, hobi blogu ,şiir blogları,depresif öldüm bittim ben bloglarınıda takip etmiyorum. Resim video bloglarıda hiç ilgimi çekmiyor.Uzun yazılar yazan bloglar daha çok hoşuma gidiyor.

Son olarak blog hayatına henüz başlamamış yada yeni yeni yazmaya başlayan yada yazan ama istediği okuyucu kitlesini bir türlü elde edemeyen blog yazarlarına/adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?

Bloglarının karakterini iyi belirlesinler yani ne blogu yazacaklar.Hangi konularda yazacaklar, mümkünse tek bir konuya odaklı yazsınlar.İlla ortaya karışık yapacam diyorlarsa çok yazmaları gerektiğini bilsinler. Programlama bilmeselerde ucundan azcık html,css,php öğrensinler.

Kendi domain ve hostinglerinde yazsınlar. Diğer servislerden blog yazmak, benim pek hoşuma gitmiyor. Her ne kadar artıları olduğunu söylensede, servisin size sunduğuyla kısıtlanma fikri benim tercih edeceğim bişey değil.

Verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederek, röportajımızın sonuna geldiğimizi üzülerek de olsa söylemek zorundayım. Gerçekten çok güzel bir sohbet oldu. Başarılarınızın devamını diliyorum.

Ben teşekkür ederim, görüşlerime değer verip sorduğunuz için.

Ali Altuğ Koca’ nın bloguna http://www.alialtugkoca.com/ adresinden erişebilirsiniz.

Exit mobile version