Hoş geldiniz, röportaj isteğimizi geri çevirmeyip kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim.Sitemizinde birini yılına denk gelmesi beni daha çok sevindirdi.İlk defa bir röportaj yapıyor olacağım bakalım becerebilecek miyim?
Öncelikle kendinizden bahsetmenizi rica ediyorum. Yani bilişim dünyasının dışındaki sizi tanımak istiyoruz. Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Ben 1988 yılında Ankara’da doğmuşum.Aslende buralıyım.Valla doğduğumdan beri Ankara’da olmaktan da gayet memnunum.Tüm okul hayatım burada geçti.Şu anda Gazi Üniversitesi Makine Mühendisliğinde okumaktayım.2. sınıf öğrencisiyim.Sosyal bir kimliğe sahibim pekte internet aleminde bunu yansıtmam.Kendim yaşarım öyle herkese anlatmayı sevmem.Okul ev arası mekik dokurum boş zamanlarda yüzme halısaha gibi sporla uğraşırım. Genelde çok vaktim olmuyor ama vakit buldukça farklı şeyler yapmayı severim.
Bilgisayarla ilk olarak nasıl tanıştınız? İlk kullanım zamanlarınızda en çok ne yaparak vakit geçirirdiniz?
Valla ilk bilgisayarlar tanışmam ortaokul yıllarıma dayanır.Atariden sonra bilgisayar çok acayip gelmişti.Zaten o zamanda benim değildi.Kendi şahsi bilgisayarımı 2006 öss’den sonra aldım ve sonrası bugünlere geldim.O zamana kadar bilgisayarla çok uğraşmadım.
Blog yazmaya başlamadan önceki internet yaşamınızdan bahsedebilir misiniz ?
Blogdan önce başka yaşantım olmadı.Zaten blog nedir sorusunu anlayana kadar epey araştırma yaptım.Memleketimi ben çok severim ve orada doğup büyümeme rağmen orayı tanıtmak ve bir şeyler yapmaya çalışırım.Blog yazmaya başlamadan önce kendim araştıra araştıra bir tane site kurdum.Sonrasında o site sayesinde köyüm gitgide sosyal bir köy haline dönüşmeye başladı.Yani internet sayesinde belki köyümüzde şu sıralar çok farklı çalışmalar yapılmakta.Belki size basit gelebilir; fakat şu anda o site sayesinde bir dernek kuruldu,televizyonlarda yaptığımız şenlikler tanıtıldı vs çok şey başardık.Yani blog aleminden önce internetle bir çok şey başardım.
Blog yazma fikri nasıl ortaya çıktı, nasıl başladınız?
Anlattığım gibi o siteyi daha iyi bir bilen arkadaşa devrettim.Bana çok iş kalmadı.Bazı bilgiler edindim ve onları kullanmak istiyordum ki blog açma duygusu geliverdi.İsim düşünmekten epey kağıt harcadım.Biraz ağaç katili oldum.
Blogunuza verdiğiniz isim nereden geliyor? Bize biraz blogunuzdan bahsedebilir misiniz?
Bloguma çok isim aradım.O sıralar ahmetorhan isimli adresler doluydu.Hatta şu anda Ahmet Orhan isimli bir milletvekilimiz adreslerden birini kullanıyor.Yani o kadar doluydu.Aradım ve her şeyi yazabileceğim bir isim ararken bunu buldum.İyi de oldu yani her şeyi yazabilecek bir isme sahibim o yüzden.Aklıma geleni,gördüğüm her türlü şeyi yazabiliyorum.Şu sıralar yazamasam da genelde yazmayı çok seviyorum.
Blogunuza ne kadar vakit ayırıyorsunuz? Bunu yeterli görüyor musunuz?
Şunu söylemek gerekirse pek ayıramıyorum.Hep bir sorun oluyor.Okul döneminde yazmam çok zor oluyor.Hatta yorumlara bile bakamıyorum.Ama genelde vaktim oldukça yazı yazmaya çalışıyorum.Yani kopyala yapıştır yapmadığım için benim yazı yazmam epey vakit alıyor.
Blogunuzu incelediğimizde gerçekten özgün bir içeriğe sahip paylaşımcı bir blog olduğunu görüyoruz. Belirli bir çizginiz var, bu konuda bir şeyler söylemek ister misiniz?
Şunu söylemek isterim.Bir çok blogta aynı yazıları görüyorum.Farklı türden yazıyorlar ama aynı konu bir nevi aynı yazı oluyor.Ben bunu sevmediğim için o bilgileri yayınlamaktan hoşlanmıyorum.Genelde ilginç şeyleri yazmayı seviyorum.O yüzden de yazı yazmak için konu bulmak zor oluyor.Kendi yaptığım şeylerle okurları sıkmayıda sevmiyorum.Bir şeyleri paylaşmak işlerine yarar bir şey paylaşmak beni daha çok mutlu ediyor.
Blog yazmak için kendinizi zorunlu hissettiğiniz oluyor mu? Yoksa hala ilk günlerdeki gibi eğlenceli bir uğraş olarak mı görüyorsunuz?
Bazen yazı girmek için kendimi zorluyorum bazense kendine bırakıyorum.Öyle bir dengesi var kendi içinde.
Blogunuzun dışında başka zaman harcadığınız projeleriniz var mı ?
Başka internet sitelerim var onlara bakıyorum.Aynı zamanda okuduğum bölüm dolayısıyla kendim başka alanlarda projeler yapmaya çalışıyorum.
Türkçe içerikli bloglarla yabancı dillerdeki bloglar arasında sizce farklılıklar var mı? Biraz bunlardan bahsedebilir misiniz?
Yabancılar biraz entel oluyor.Onlarda baktığımda herkes ayrı takılıyor.Belki iyi belki kötü ama bana göre siteler birlik halinde olması lazım.Yabancı bloglarda bence daha çok bilgi paylaşımı ön planda.
Bloglar özellikle son dönemde yüksek okuyucu sayılarına ulaştılar. Bloglar medyaya alternatif olabilir mi? Medya gibi gündem oluşturacak güce sahip olabilirler mi?
Şu anda sanmıyorum fakat ileriki dönemlerde bunu saylayabilecekler.
Eminim bir çok blog yazarını takip ediyorsunuz ama şu an aklınıza gelen takip ettiğiniz bloglar hangileri?
Şöyle söyleyim gerçekten çok kişi takip ediyorum.Rss okuyucumda bir çok blog takip etmekteyim.Takip ettiklerim ise şçyle genelde farklı yazılar yazanlarda ve benim gibi herlkeste ne yazıyorsa onu yazan tip blog olmayan çoğu blogu takip ediyorum.
Son olarak blog hayatına henüz başlamamış yada yeni yeni yazmaya başlayan yada yazan ama istediği okuyucu kitlesini bir türlü elde edemeyen blog yazarlarına/adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?
Şu adna bende o seviyeye ulaşamadım fakat şunun bilincindeyim.Çizginizden dışarı çıkmamak ve varsa vaktiniz bu işe koyulmanızı öneririm.Ben vaktim olmadığı zaman yazamadağımda üzülüyorum.Fakat yazmak istediğimde elimdeki bu aracı kullanmak gibisi yok.Her şey gelir yada ün değildir.İçinizi dökmek bir şey paylaşmak yeterli olacaktır sizin için.
Verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederek, röportajımızın sonuna geldiğimizi üzülerek de olsa söylemek zorundayım. Gerçekten çok güzel bir sohbet oldu. Başarılarınızın devamını diliyorum.
Ben teşekkür ederim.Eğer neyazsak.com’u farklı bir şekilde görürseniz o zaman farklı bir ikinci röportaj yapmayı isterim.Sizede bu tür çalışmalarda blogları ve blogcuları tanıtmanızdan dolayı teşekkür ediyorum ve başarılarınızın devamını diliyorum.
Ahmet Orhan’ a ait bloga erişmek için buradan buyurun neyazsak.com